Gül Çiftci'den, HSK'ya

Gül Çiftci'den, HSK'ya "İBB Kumpas Borsası" Şikayeti..."Olmayan Delillerle Ürettikleri Suçun İçerisinde Bir Suç Ağı Kurmuşlardır"

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gül Çiftci, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in İBB soruşturmalarında oluşturulduğunu açıkladığı "İBB Kumpas Borsası"na ilişkin olarak Hakimler ve Savcılar Kurulu'na şikayet dilekçesi verdi. Çiftci, "Olmayan delillerle suç üretme, olmayan delillerle ürettikleri suçun içerisinde bir suç ağı kurmuşlardır. Kumpas borsası kurmuşlardır. Tehditten şantaja, şantajdan nüfuz ticaretine kadar birçok suçu siyasal yargının gölgesi altında işlemişler ve işlemeye çalışmaktadırlar. Tüm bunları yaparken ne kendilerinden, ne ailelerinden, ne de üzülerek söylüyorum ki üzerlerindeki cübbelerden utanmamışlardır" dedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in, İBB soruşturmalarında oluşturulduğunu açıkladığı "İBB Kumpas Borsası"na ilişkin olarak CHP Genel Başkan Yardımcısı Gül Çiftci, Hakimler ve Savcılar Kurulu'na şikayet dilekçesi verdi. Şikayet dilekçesini teslim ettikten sonra HSK önünde açıklama yapan Çiftci, şöyle konuştu:

"Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel'in Tuzla mitinginde ortaya koyduğu 'İBB kumpas borsası'na ilişkin şikayet dilekçemizi biraz önce Hakimler ve Savcılar Kurulu'na teslim etmiş bulunmaktayız. Söz konusu dilekçemiz ekinde elimizde bulunan delillerimizi yani yargının içinde bulunduğu çürümenin, kirli ilişkiler ağının ve siyasallaşmanın delillerini sunmuş bulunmaktayız. 21 Temmuz tarihinde sunmuş olduğumuz ilk şikayet dilekçemizde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nda görevli bazı savcıların Cumhuriyet Halk Partili belediye başkanlarımızı, yerel yöneticilerimizi, yol arkadaşlarımızı hedef alan hukuktan kopmuş siyasi amaçlı ve keyfi soruşturmalar yürütüldüğünü, Türkiye siyasal hayatında travmatik izler bırakan sembollerle mesajlar verildiğini ortaya koymuştuk. Bu soruşturmalar sırasında masumiyet karinesinin ihlal edildiği, hukuki güvenilirlik ilkesinin ihlal edildiği, avukatların görevlerinin yapılmasının engellendiği ve yine savunma hakkının kısıtlandığını delilleriyle paylaşmış bulunmaktayız.

"Kumpas dosyasının ikinci ve daha karanlık yüzünü ortaya çıkartıyoruz"

Bugün sunmuş olduğumuz dilekçeyle İBB kumpas dosyasının ikinci ve daha karanlık bir yüzünü ortaya çıkarıyoruz ve Hakimler Savcılar Kurulu'yla paylaşıyoruz. Belgelerimiz açık ve nettir. Söz konusu bu belgelerde; daha önce basına yansımış adı geçen avukatın ifadeleriyle söylemek gerekirse soruşturmayı yürüten savcılardan birisiyle yakın ilişki içerisinde olduğunu iddia eden avukat, tutuklu bulunan kişilere bunların ailelerine giderek, 'Şu ifadeyi verirsen serbest kalırsın. Şu parayı ödersen tahliye olursun' diye cümleler kurup pazarlık yapmıştır. İfadelerin savcının bilgisi dahilinde, savcının yönlendirmesiyle önceden yazıldığı iddiasını ortaya koymuştur. Söz konusu avukatın ifadeleriyle işbu ifadeler yani mağdur edilen kişilere söyletilmeye çalışılan ifadelerin daha önceden kurgulandığı ve ezberletilmeye çalışıldığı açıktır. Yine savcılık gizlilik kararı bulunan dosyalardaki bu belgeleri, bu söylemleri, gerçeklik olduğunu iddia ettikleri hikayeleri daha önceden adı geçen bu avukata verdiğini ve bu avukat üzerinden iş yaptığını avukatın söylemleriyle mağdur etmeye çalıştıkları ailelerle yapmış olduğu görüşmelerle zaten açıktır. Ses kayıtları, WhatsApp konuşmaları, ekran görüntüleri, dekontlar haklılığımızı yani İBB kumpas soruşturmasındaki pazarlıkları ortaya koymaktadır. İşbu dilekçelerin hepsi delilleriyle birlikte Hakimler Savcılar Kurulu'yla paylaşılmıştır.

"Bizim haklılığımızı yüzde yüz ortaya koymuştur"

Tüm bu kirli ilişkiler ağıyla mağdur edilmeye çalışılan aileler ise dün itibariyle cumhuriyet başsavcılıklarına avukatla ilgili suç duyurusunda bulunmuştur. Avukat Mehmet Yıldırım hakkında yapılan şikayet dilekçesinde ve bugün savcılığa sunduğumuz eklerden bir tanesinde aynen Avukat Mehmet Yıldırım'ın ifadeleriyle paylaşmak isterim ki, 'Arkadaşımız olduğu için paylaşıyor. Yoksa dosyada gizlilik var. Bu bilgileri bulamayız' diyor savcı ile ilgili. Şimdi biz ne diyorduk? 'Dosyaları bizden önce veriyorlar, kişilerle paylaşıyorlar ve bazı yandaş medyaya iletiyorlar' diyorduk. İşte avukat Mehmet Yıldırım'ın adı geçen savcı ile ilgili iddia ettiği bu cümle haklılığımızı yüzde yüz ortaya koymuştur.

"Bu kişiler itirafçı değil iftiracıdır"

'İftiracı yapmaya çalışıyorlar' iddiamız vardı. Bu iddiamız da işte bu delillerle açıklığa kavuşmuştur ve gerçek olduğu ortaya çıkmıştır. Söz konusu avukat İBB operasyonunda ismi geçen şahsa ki bu şahsın vermiş olduğu şikayet dilekçesinde aynen geçiyor tırnak içerisinde söylüyorum, 'Fatih Keleş'e veya Zafer Keleş'e para götürdüğünü söylemeden serbest kalamazsın.' Mağdur edilmeye çalışılan kişi ise, 'Ben böyle bir şey söyleyemem çünkü bu yalan. Böyle bir şey yaşanmadı' ifadelerini kullanıyor. Sabah akşam yandaş medyalarda 'itirafçı' diyorlar. Biz de karşılarında, 'iftiracı bunlar' diyoruz ya. İşte bu iftiracılık tam da bu az önce kurmuş olduğum avukat Mehmet Yıldırım'ın ağzından dökülen cümlelerle ortaya çıkıyor. Bu kişiler itirafçı değil iftiracıdır.

Bu sadece yargı etiğinin ihlali değildir. Aslında bu Türk Ceza Kanunu'nda tanımlanmış birden fazla suçun vücut bulmuş durumudur. Bir nüfuz ticaretidir, bir rüşvet suçudur, bir iftira atma suçudur ve maalesef üzülerek söylemek gerekir ki; siyasal iktidarın gölgesi altında yargı eliyle işletilmeye çalışılan bir suçtur. Bu suçlar, bu rüşvet ağı, bu organize kötülük Mehmet Murat Çalık, Kadriye Kasapoğlu, Elif İpek Atayman, Ramazan Gülten ve daha birçok masum yol arkadaşımızın dışarıda ailelerinin, içeride kendilerinin gördükleri zulmün ve yapılanların bir nedenidir.

"Kumpas borsası kurmuşlardır"

Olmayan delillerle suç üretme, olmayan delillerle ürettikleri suçun içerisinde bir suç ağı kurmuşlardır. Kumpas borsası kurmuşlardır. Tehditten şantaja, şantajdan nüfuz ticaretine kadar birçok suçu siyasal yargının gölgesi altında işlemişler ve işlemeye çalışmaktadırlar. Tüm bunları yaparken ne kendilerinden, ne ailelerinden, ne de üzülerek söylüyorum ki üzerlerindeki cübbelerden utanmamışlardır. 21 Temmuz'daki şikayetimizde sunmuş olduğumuz delillerle, bugün sunmuş olduğumuz deliller ve söz konusu avukat hakkında mağdur edilen kişilerin yapmış olduğu suç duyuruları tüm yurttaşlarımızla bize tek bir gerçeği göstermektedir; Cumhuriyet Halk Partisi'ne, Cumhuriyet Halk Partisi'nin Cumhurbaşkanı adayına ve tüm Cumhuriyet Halk Partili belediyelere yönelik yapılan operasyonlar çökmüştür.

"Delillerle çöken bu suç örgütünü lütfen görmezden gelmeyin"

Buradan Hakim Savcılar Kurulu'na çağrımız açık ve nettir. Bugün sunmuş olduğumuz somut deliller karşısında sessiz kalmayıp bu gerçekliği ortaya çıkarmak zorundadırlar. Şikayet ettiğimiz savcı hakkında derhal adli ve idari soruşturmanın başlatılması gerektiği çok açıktır. Tüm HTS ve baz kayıtları, güvenlik kamerası kayıtları, Whatsapp geçmişleri, Whatsapp yazışmaları incelenmelidir. Bu deliller toplanmalıdır. 'İBB Kumpas Borsası' olarak tanımlanan ve sunmuş olduğumuz delillerle çöken bu suç örgütünü lütfen görmezden gelmeyin ve bu suç örgütünü çökertin.

"Siyasi intikam operasyonlarına karşı duracağımız çok açıktır"

CHP olarak bu kirli düzenin üstünü örtmeye çalışan hiçbir perdeye izin vermeyeceğimiz çok açıktır. Buna ilişkin çalışmalarımız devam etmektedir. Bu ülkeye gerçek anlamda hukukun üstünlüğü, demokrasi ve hukuk devletini getirene kadar tüm yurttaşlarımızla birlikte çalışacağımıza, kumpaslara, yargı üzerinden kurulan pazarlıklara ve siyasi intikam operasyonlarına karşı duracağımız çok açıktır."

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
yorumlar onaylanmamaktadır.