CHP'Lİ SALICI: "'BUYURUN SİZ DOYURUN' DİYOR, DOYURURUZ, KOLTUKTAN AYRIL BAK BU KONULAR NASIL ÇÖZÜLÜYOR"

CHP'Lİ SALICI: "'BUYURUN SİZ DOYURUN' DİYOR, DOYURURUZ, KOLTUKTAN AYRIL BAK BU KONULAR NASIL ÇÖZÜLÜYOR"

CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı, geçmişte CHP'li belediye başkan adaylarının seçilmesi durumunda sosyal yardımların kesileceğine yönelik iddiaların boşa çıktığını...

Berkay VAROL

CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı, geçmişte CHP'li belediye başkan adaylarının seçilmesi durumunda sosyal yardımların kesileceğine yönelik iddiaların boşa çıktığını belirterek "İktidarın tüm engellemelerine rağmen CHP’li belediyelerin bu kadar çok sosyal, ekonomik yardım yapmasından rahatsız oldular. Gelmiş olduğumuz noktada, ‘buyurun siz doyurun’ diyor. Biz doyururuz. O koltuktan ayrıl bak bu konular nasıl çözülüyor görelim. Getirin sandığı hep beraber bu sorunların nasıl çözüleceğini görelim" dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Oğuz Kaan Salıcı, ANKA Haber Ajansı'nın gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. 

Deniz Poyraz’ın yaşamını yitirdiği HDP İzmir İl Başkanlığı binasındaki saldırıya ilişkin, Salıcı; Türkiye’de daha önce siyasilere, parti binalarına, gazetecilere yönelik saldırıların yaşandığını anımsattı. Salıcı, şunları söyledi:

“Genel başkanımıza da böyle bir saldırıda bulunuldu. Çubuk’ta bir linç girişiminde bulunuldu. Sayın Meral Akşener’e, başka siyasetçilere bulunuldu. Bunları onaylamak, arkasında durmak, hafif görmek, sıradan meselelermiş gibi bakmak mümkün değil. Çok vahim bir durumla karşı karşıyayız. Bir siyasi partinin il başkanlığına giden silahlı saldırgan oradaki bir çalışanı, kişiyi öldürüyor ve binayı ateşe vermeye çalışıyor.”

"İKTİDARIN BİR AN ÖNCE ADIM ATMASI LAZIM"

Salıcı, bu tür saldırıların vahim olduğunu vurgulayıp, şöyle konuştu:

“Bu işin arkasın kim, kimler varsa, bir siyasi gerekçeyle bu iş yapılıyorsa ortaya çıkarılması lazım. Ortaya çıkarması gerekenlerin yani iktidarın bir an önce bununla ilgili adım atması lazım. Toplumun bütün kesimlerinin de sağduyulu, soğukkanlı; bu sürecin üstüne gitmesi lazım. Bunu cezalandırmadığınız, bu işi yapanları açığa çıkarmadığınız, onları toplum önünde açık bir şekilde yargılamadığınız sürece bu tür saldırıların, eylemlerin artması, buradan da birilerinin siyasi sonuç çıkarması toplumu kutuplaştırıcı, ayrıştırıcı bir dil kullanmasının önüne geçmek mümkün olmaz.”

"DUYARLI BÜTÜN KESİMLER ÜSTÜNE GİTMELİ”

Türkiye’nin bir şiddet sarmalına girmemesi gerektiğinin altınıçizen Salıcı, şöyle konuştu:

“Türkiye’de bu konuda duyarlı bütün kesimlerin, iktidar partisinin tabanı dahil olmak üzere bunun üstüne gitmeli. Ama Tayyip Erdoğan’ın yaptığı gibi, ‘bunlar daha iyi günleriniz’ derseniz, böyle bir siyasi iklimin önünü açmış olursunuz. Böyle bir siyasi iklimi meşru ve kabul edilebilir bir durummuş gibi anlatmış olursunuz ki çok vahim bir durum olur.” 

"MADEM BUNU BİLİYORSUN, GEREĞİNİ NEDEN YAPMIYORSUN”

CHP’li Salıcı, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un görüşmesine ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı:

"Bakan Soylu’nun çıkıp da ‘mafyadan 10 bin dolar alan bir siyasetçi var’ demesi, bunu bir televizyon programında söylemesi yeterince vahim. Madem sen bunu biliyorsun, gereğini neden yapmıyorsun? Sen icra makamında bir kişisin. Bu duyurduktan, üzerinden günler geçtikten sonra hâlâ Mustafa Şentop’un bu konuyla ilgili bir girişimde bulunmaması da yeterince vahimdi. ‘Ben savcıya gideceğim’ dedikten sonra savcıya giden ve isim bildiren bir İçişleri Bakanı’nın olması da çok vahim.

Arka arkaya hatalı, yanlış, art niyet kokan adımlar atılıyor. TBMM BaşkanıŞentop’a bu isim ifade edildiyse Şentop’un bunu açıklaması lazım. İçişleri Bakanı gibi kolluk kuvvetlerini yöneten, güvenliğin başında olan kişi eğer ‘bunu biliyorum’ diyorsa ve bunu Mustafa Şentop’a ifade ettiyse o kişi şu anda milletvekili olabilir, daha önce olabilir, hiç milletvekili olmayabilir. Ama toplumun bunu bilmesi ve siyasetin üzerine düşen bu lekenin bir an önce ortadan kaldırılması gerekir ki bu konuda anladığım kadarıyla oldukça ağır, yavaş ve belki de meselenin üstünü örtmeye çalışan bir yaklaşımla yürüyorlar. Biz buna izin vermeyeceğiz."

"BELEDİYE BAŞKANLARIMIZ VATANDAŞIMIZIN YANINDA"

Salıcı, 31 Mart Yerel Seçimler öncesi iktidarın, ‘CHP’li adaylar kazanırsa sosyal yardımlar kesilir’ iddialarını da anımsatarak, “Baktılar ki CHP’li belediye başkanlarımız gayet vatandaşımız, halkımızın yanında. Askıda faturayı da uyguluyor, mahalleye gidip esnafın, bakkalın veresiye defterini de kapatıyor. Aynı zamanda aşevleri üzerinden destekte de gıda yardımında da bulunuyor” dedi.

"'BUYURUN SİZ DOYURUN" DİYOR, BİZ DOYURURUZ, KOLTUKTAN AYRIL BAK BU KONULAR NASIL ÇÖZÜLÜYOR GÖRELİM"

CHP’li belediye başkanlarının çalışmalarından iktidarın rahatsız olduğunu söyleyen Salıcı, şöyle konuştu:

“Bu ekonomik krizin üstüne bu pandeminin içinde geliri azalmış olmasına, iktidarın tüm engellemelerine rağmen CHP’li belediyelerin bu kadar çok sosyal, ekonomik yardım yapmasından rahatsız oldular. Gelmiş olduğumuz noktada, ‘buyurun siz doyurun’ diyor. Biz doyururuz. Biz, ülkemizde doyurulmaya ihtiyaç duyan bir vatandaşımız kalmayana kadar hem onların hayat standardını hem de iş, aş ile sorunlarını gidermeye hazırız. Vatandaşımızı da doyurmaya hazırız. O koltuktan ayrıl bak bu konular nasıl çözülüyor görelim. Getirin sandığı hep beraber bu sorunların nasıl çözüleceğini, CHP’li belediyelerin yaptığını, CHP’nin iktidarının Türkiye’de nasıl yapacağını hep beraber görelim.”

"EKONOMİK KRİZ, PANDEMİYLE TAM BİR BUHRANA DÖNÜŞTÜ"

CHP'li Salıcı, muhalefetin erken seçim çağrılarını ise şöyle değerlendirdi:

"Türkiye’de bir istikrarsızlık var. Ekonomi yürümüyor. Üç yıldan beri biz ekonomik kriz içerisindeyiz. 2018 Ağustos ayında bir kur şokuyla beraber Türkiye bir ekonomik krize girdi. Hâlâ ekonomik kriz devam ediyor. Türkiye, geçmişte ekonomik krizler yaşadı ama böyle üç yıl süren ve belki daha uzun sürecek bir kriz yaşamadı. Üstüne pandemi geldi. Pandemiyle beraber kriz, tam bir buhrana dönüştü. Vatandaşımıza, bir yıldan uzun bir süredir 1000 TL’den biraz fazla bir rakamla, günde 39 TL ile geçinmeleri önerildi. İnsanları işten çıkarmak yasaklandı, işsizlik rakamlarıüzerinden oynandı ama bu arada vatandaşımıza bir hibe anlamına gelebilecek bir katkıda doğru düzgün bulunulmadı."

"ERKEN SEÇİM SÜRECİ UZAKDIKÇA TÜRKİYE PATİNAJ YAPMAYA DEVAM EDİYOR"

Türkiye'nin istikrarsızlık içinde istikrar kazanması için erken seçime ihtiyaç duyduğunu söyleyen Salıcı, şöyle konuştu:

"Türkiye’nin dış politikada tekrardan onurlu bir duruma gelmesi, Milli Eğitim’de çocuklarımızın doğru düzgün eğitim alabilmesi, sağlık sisteminin rayına oturtulabilmesi, başkanlık sistemiyle bozulan birçok konunun tekrardan düzeltilebilmesi için erken seçime ihtiyaç var. Erken seçim süreci uzadıkça, Türkiye patinaj yapmaya devam ediyor. Türkiye sorunlarınıçözen, yüzleşen bir iktidarı ihtiyaç duyuyor ki onun için de erken seçime ihtiyaç var."

"HALKIN İRADESİ GÜÇLENDİRİLMİŞ PARLAMENTER SİSTEMİN ARKASINDA OLDUKTAN SONRA NİYE GELEMESİN"

AKP Grup Başkanvekili Bülent Turan’ın, yaptığı basın toplantısında “Millet İttifakı’nın seçimi kazansa dahi parlamenter sisteme dönüşün imkânsız olduğunu” ifade etmesi karşısında Salıcı, şunları söyledi:

“Millet İttifakı kazansa dahi dönüş imkansızdır’ derken Bülent Turan aslında Millet İttifakı’nın kazanabileceğini gördüğünü ifade etmiş oldu. Millet İttifakı bu seçimi kazanacak. Parlamenter sisteme dönüş neden imkânsız olsun? Bunun için referandum yapılması gerekiyorsa referandum yapılır, bunun için Meclis’te gerekli çoğunluk varsa bir anayasa değişikliğine gidilir. Başkanlık sistemi nasıl geldiyse güçlendirilmiş parlamenter sistem de aynı yoldan geri gelir. Güçlendirilmiş parlamenter sistem gelir. Niye gelemesin? Halkın iradesi olduktan sonra, halkın iradesi güçlendirilmiş parlamenter sistemin arkasında olduktan sonra niye gelemesin?”

 

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
yorumlar onaylanmamaktadır.