Aylin Nazlıaka, AKP’nin “2023 Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Karnesi”ni Açıkladı

Aylin Nazlıaka, AKP’nin “2023 Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Karnesi”ni Açıkladı

Cumhuriyet Halk Partisi Aile ve Sosyal Hizmetlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, bugün CHP Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında AKP’nin “2023 Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Karnesi”ni açıkladı.

Nazlıaka şöyle konuştu:

“Sözlerime, ülkemizin kurucusu ve kurtarıcısı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e düşmanlık yapma hadsizliği gösterenleri lanetleyerek başlamak istiyorum.

Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da dün oynanması planlanan Fenerbahçe, Galatasaray maçına saatler kala, bir rezaletle karşı karşıya kaldık. Süper Kupa maçına kulüplerimizin Atatürk tişörtüyle çıkmasına izin verilmedi! Bu izin almamız gereken bir durum değildir! Bize bu utancı yaşatanları asla affetmeyeceğiz.

Bize ne mutlu ki; Atatürk düşmanlarına karşı iki kulüp yönetimimiz de onurlu bir duruş sergiledi, maça çıkmama kararı verdiler. Ebedi liderimiz Atatürk üzerinden bir pazarlık yapılamayacağını gösterdiler. Yaşa Mustafa Kemal Paşa Yaşa! Demeye devam edeceğiz.

Değerli Basın Mensupları,

Her yıl olduğu gibi, bugün de AKP Hükümeti'nin “2023 Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Karnesi”ni açıklayacağız. Bu yıl da AKP sınıfta kaldı!

Gelin, son bir yılda neler yaşadığımıza bakalım:

OCAK AYINDA;

* Aralık 2022’de, bir tarikat şeyhinin, 6 yaşındaki H.K.G’yi adeta eşya gibi bir müridi Kadir İstekli’ye 'verdiği' ve 14 yaşında imam nikâhıyla zorla evlendirdiği ortaya çıktı. Ocak ayında ilk duruşma görüldü. Duruşma öncesinde, mahkemenin bulunduğu koridor bariyerlerle kapatıldı ve basın mensupları koridora dahi alınmadı. Mahkeme, duruşmanın kapalı yapılmasına ve yayım yasağı getirilmesine karar verdi. Ayrıca Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın müdahil olma talebi dışındaki tüm talepler reddedildi. Mahkeme, Kadir İstekli ve Yusuf Ziya Gümüşel’in tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. Bir sonraki duruşma 27 Şubat’a ertelendi.

* Ofisinde staj yapan en az 6 kadın avukata cinsel taciz ve saldırıda bulunduğu gerekçesiyle tutuklanan avukat Muhittin Köylüoğlu hakkında 44 yıldan 141 yıla kadar hapis istemiyle dava açılmıştı. 3 yıl önce, indirim uygulanmadan toplam 36 yıl hapis cezası verilmişti. Ocak ayında, sanığın "tutuklu kaldığı süre, istinaf süresinin uzunluğu ve delilleri karartma şüphesi olmaması" gerekçeleri öne sürüldü ve sanık tahliye edildi.

* TBMM Anayasa Komisyonu’nda, “ailenin korunması” bahanesiyle “evlilik birliği” tanımının yapıldığı 41. maddede değişikliği önerisi gündeme getirdi. 41. maddeye "Evlilik birliği kadın ve erkek arasında kurulur" ifadesi eklendi. Mevcut yasada zaten iki erkek veya iki kadının evlenmesi söz konusu değildi, yine de bu değişiklik komisyona geldi ve kabul edildi.

-Üniversite öğrencisi Pınar Gültekin'i öldüren Cemal Metin Avcı'nın yargılandığı davada, “haksız tahrik indirimi” uygulanarak 23 yıl hapis cezası verilmişti. Gültekin ailesinin kararı istinafa taşıması üzerine, davanın yeniden görülmesine karar verildi.

ŞUBAT AYINDA;

-Ceza avukatı Mühittin Köylüoğlu cinsel saldırı suçlamaları nedeniyle gözaltına alındı. Kadınların direnişi sonucunda Köylüoğlu, 'nitelikli cinsel saldırı suçu'ndan tutuklandı.

-6 Şubat’ta 10 ili etkileyen, binlerce kişinin yaşamını yitirmesine ve yaralanmasına yol açan deprem felaketini yaşadık. Bu afetten en fazla zarar gören kesim yine kadınlar ve çocuklar oldu. Çadırkentlerde büyük güvenli zafiyeti vardı. Uzaklaştırma kararları askıya alındı. Kadınlar ve çocuklar korunaksız alanlara mahkûm edildi.

Gaziantep İl Koordinatör Sorumlusu olarak yaklaşık iki ay bölgede kaldım. Örgütümüzle birlikte depremzedelerin yaralarını sarmak için seferber olduk. CHP Genel Merkezi'nde koordinasyon merkezi kurduk. Çağrı hattımız üzerinden 7/24 talepleri aldık ve belediyelerimiz aracılığıyla çözüm ürettik. Afet bölgelerinde YaşamHak konteynırlarımızla kadın danışma merkezi kurduk.

-H.K.G davasının ikinci duruşması görüldü. Sanıkların 31,5 yıla kadar hapsi istendi. Duruşma 31 Mart’a ertelendi.

MART AYINDA;

* 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde ülkemizde 20 yıldır yapılan gece yürüyüşü yine yasaklandı.

* TÜİK’in 6 Mart’ta yayımladığı raporda iki husus dikkati çekti.

Yaşam memnuniyeti araştırmasında 2022 yılında, yaşadıkları çevrede gece yalnız yürürken kendilerini güvensiz hissedenlerin oranı yüzde 21,8 iken bu oran kadınlarda yüzde 30,4, erkeklerde yüzde 13 oldu.

Ev işlerini genellikle kadınların üstlendiği TÜİK raporuyla da onaylanmış oldu. Kadınlar yüzde 94,4 ile çocuk bakımı, yüzde 85,6 ile çamaşır ve bulaşık yıkama, yüzde 85,4 ile yemek yapma ve evin günlük işlerini üstleniyorlar. Erkekler en fazla yüzde 74,1 ile aylık faturaların ödenmesi, yüzde 65,2 ile küçük bakım, onarım, tamir işlerini üstlendi. Toplumsal cinsiyet eşitsizliğini TÜİK bile gizleyemedi.

* Karar çıkması beklenen H.K.G davası, dinlenmeyen tanıklar olduğu gerekçesiyle 5 Haziran'a ertelendi.

NİSAN AYINDA;

-Cumhur İttifakı'nın ortaklarından, Hizbullah terör örgütünün siyasal uzantısı HÜDA PAR seçim beyannamesini açıkladı. Beyanname, Cumhuriyetimizin kurucu değerlerini hedef alıyordu. Beyannamede, parlamenter sistem eleştirildi, karma eğitime son verileceği duyuruldu, kadının nafaka hakkına göz dikildi, kadınların “fıtratına göre işlerde çalışması” gerektiği kaydedildi, 6284'ü değiştirme hedefi açıklandı.

-Münevver Karabulut’u öldüren ve cezaevinde intihar eden zanlı Cem Garipoğlu‘nun mezarının açılması talebi reddedilmişti. Bunun üzerine Münevver’in ailesi davayı üst mahkemeye taşımıştı. İtiraz, üst mahkeme tarafından da reddedildi.

MAYIS AYINDA;

-Müzeyyen Baykal’ı rehin alıp bıçaklayan Necmettin Gündüz hakkında 'Boşandığı eşe karşı tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs' suçundan 20 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Mahkeme, verilen cezanın geleceği üzerindeki olası etkilerinden dolayı sanığa “takdir indirimi” uyguladı ve 13 yıl 4 ay hapis cezası verdi. Bir kez daha kadınların geleceği yok sayıldı, erkeklerin geleceği düşünüldü.

-Cumhurbaşkanlığı seçimi kutlamaları sırasında İstanbul’da maganda kurşunu isabet ederek öldüğü iddia edilen 5 yaşındaki N.A. hakkında kaymakamlık açıklama yaparak N.A.’nın yüksekten düşme sonucu öldüğünü iddia etti.

-Kadına yönelik şiddeti engellemek isterken, saldırganın ölümüne sebep olduğu için yargılanan Kadir Şeker’in 10 yıl 10 aylık cezası Yargıtay tarafından onandı!

-Özlem Zengin: "Bu ülkede kadın hakları denince akla gelen parti AK Parti'dir. Yeniden Refah Partisi kadınların aleyhine konuşmuyor" dedi. Zengin, kadını şiddetten koruma amacını taşıyan yasaya karşı olan, kadın milletvekili adayının fotoğrafını seçim aracına silüet olarak koyan, kadın vekil adayı ile erkeklerin yanyana oturmasına itiraz eden partiyi, yani çok eşliliği savunan Ali Yüksel’i vekil yapan Yeniden Refah Partisi’ni savunmak zorunda kaldı.

-Dönemin Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, deprem bölgesinde kayıp çocuk olmadığını, kimliklendirme çalışması yapıldığını, kayıp çocukların da hastanede olduğunu varsaydığını açıklamıştı! Hollanda'da depremzede olduğunu söyleyen 5 yaşında bir Türk çocuğu bulundu.

* Mayıs ayında, devletin tüm imkanlarının bir parti için seferber edildiği, dublaj, montaj videoların servis edildiği, seçmenin baskı altına alındığı bir seçim gerçekleşti. Seçimlerin ardından, 20 yaşındaki Kübra Ergin "Bir kadın olarak hiçbir zaman özgür hissetmedim. Bütün gençliğimi çaldılar" diyerek yaşamına son verdi.

HAZİRAN AYINDA;

-İSİG Meclisi raporuna göre, Türkiye’de yaklaşık 2 milyon çocuk çalışıyor ve yoksullaşma nedeniyle bu sayı her geçen yıl artıyor. Son 5 yılda ise en az 339 çocuk çalışırken yaşamını yitirdi.

-Melih Gökçek’in hedef gösterdiği öğretmen Emine Yahşi, okul müdürü Emine Kızıldağ ile birlikte açığa alındı.

-TÜGVA Iğdır İl Temsilcisi Ebubekir Öztürk'ün ilahiyat fakültesindeki çok sayıda kadın öğrenciyi taciz ettiği iddiaları gündeme geldi. Tacizin yazışmaları, ses kayıtları olduğu bilinmesine rağmen soruşturma bile açılmadı.

-Gezi Davası tutuklusu Çiğdem Mater, cezaevindeki kadınların sorunlarını kaleme aldığı yazısında, ped yerine tampon kullanmak istediğinde bu talebinin hem cezaevi yönetimi hem de bir doktor tarafından reddedildiğini aktardı.

-Şanlıurfa’da bir çocuğun 74 yaşındaki bir kişi tarafından cinsel istismara maruz bırakılmasını haberleştiren gazeteci Mehmet Yetim, yayın yasağını ihlal ettiği gerekçesiyle gözaltına alındı. İktidar, istismarcıyı değil, halkın haber alma hakkını savunan gazeteciyi cezalandırdı.

TEMMUZ AYINDA;

-Cumhuriyeti kadın erkek bir arada mücadele ederek kurduğumuzu unutanlar, kadın ve erkeklerin bir arada eğlenmesini yasaklamaya çalıştı. Bursa'nın Büyükorhan ilçesine bağlı kırsal Karaağız Mahallesi'nde düğün, kına ve asker uğurlama eğlencesinde, kadın ve erkeklerin bir arada eğlenmesi, 'dinen uygun değil' denilerek yasaklandı!

-Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, katıldığı bir televizyon programında kız çocuklarını karma eğitim gerekçesiyle okula göndermek istemeyen velilerin tercihlerine göre kız okullarının açılabileceğini ve bunda bir sakınca olmadığını savundu. Bakan Tekin’e, “karma eğitim gerekçesiyle çocuğunu okula göndermediğini ifade eden aile sayısı kaçtır? Bu aileler için bir cezai yaptırım uygulandı mı?” diye sordum. Yanıt vermedi.

* Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, 6284’ü ve nafakayı hedef aldı. Yetmedi; düne kadar FETÖ’nün finansörü ilan ettikleri Birleşik Arap Emirlikleri ile sözlü bir mutabakat yapıldı. Türkiye’nin, “aile birliğini koruma” görevi Birleşik Arap Emirlikleri’ne bırakıldı!

AĞUSTOS AYINDA;

-İstanbul Sözleşmesi’nin yürürlüğe girişinin 9.yıldönümünde basın açıklaması yaptık. Sözleşme’den vazgeçmediğimizi vurguladık.

* Ensar Vakfı skandalıyla ilgili hakkında soruşturma açılan Asım Sultanoğlu, Urfa İl Milli Eğitim Müdürü olarak atandı. Bu kararı protesto ettik.

-Partimizin oluşturduğu heyetle depremin yaralarının kanamaya devam ettiği Hatay’a gittik. Depremzedelere seçim öncesinde verilen vaatlerin tutulmadığını, barınma sorununun devam ettiğini, çadırkentlerde güvenlik açığı olduğunu, halkın saatlerce yemek kuyruklarında beklemek zorunda kaldığını, asbestli molozların sağlığı tehdit ettiğini, çocukların eğitim ve sağlık hizmetlerine erişimde sorunlar yaşandığını tespit ettik.

-İstanbul Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü sorumluluğundaki Çocuk Evlerinde kalan devlet korumasındaki çocuklar, cemaate teslim edildi. Çocukların tek bir kamu görevlisinin bile refakati olmaksızın, bir cemaatin düzenlediği 40 günlük eğitim kampına gönderildiği ortaya çıktı. “Çocukların cemaat ve tarikatlara teslim edildiği, kontrol mekanizmasının işlemediği bu süreçte çocukların güvenliğini kim sağlayacak?” diye sordum. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş yine sadece sessiz kalmakla yetindi.

* Karma eğitimi hedef alan HÜDA PAR Mersin Milletvekili Faruk Dinç, “Karma eğitim zorunlu olmasın. İsteyen erkek okullarına gitsin, isteyen kız okullarına gitsin. Karma eğitimin laiklikle ne alakası var” deme cüretini gösterdi. Her fırsatta Cumhuriyet değerlerini hedef alan HÜDA PAR, gücünü Saray iktidarından almaya devam etti.

-Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı bir kuruluşta, koruma ve bakım altında tutulan 17 yaşındaki Y.C.I. ‘nın cansız bedeni inşaatta bulundu. Üç zanlıdan biri tutuklandı, ikisi adli kontrol şartıyla bırakıldı. Bakan’a tekrar sesleniyorum: bu nasıl koruma?

-İstanbul’da açık alanlarda ‘kadınların huzuru’ bahanesine sığınılarak içki yasağı getirildi. AKP, kadınların huzurunu düşünmekte samimi olsaydı, 6284 No’lu yasanın gereklerini yerine getirir, İstanbul Sözleşmesi’ni feshetmezdi. Gelen tepkiler üzerine geri adım atıldı.

* Diyanet, “Çocuğun kolu, göğsü, her tarafı açık. Ondan sonra pedofili suçtur” diyen, pedofiliyi savunan ve karma eğitimi hedef alan Şanlıurfa Mevlana Halid Camisi İmamı Mehmet Şükrü Dörtbudak’a kınama ve 500 TL maaştan kesme cezası verdi. AKP, sembolik cezalarla laikliği hedef alanları cesaretlendirmeye devam etti.

-İzmir Bergama’da faaliyet gösteren ve AKP’ye yakınlığıyla bilinen Bayburt Grup’a bağlı Agrobay Seracılık işçileri, sendikaya üye olduktan sonra Kod 46 ile işten çıkarıldı. Tazminatlarını ve içeride kalan maaşlarını alamayan 39 işçi, hakları için 22 Ağustos’tan beri eylemde…

EYLÜL AYINDA;

-Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş şöyle dedi: "Erken yaşta evliliklerin en fazla yaşandığı 2005 yılında 51 bin 944 kız çocuğu evlenmişken, bu sayı 2022 yılı itibarıyla 11 bin 250'ye gerileyerek yüzde 78 oranında düşmüştür". Göktaş, 2005 yılında da AKP’nin iktidarda olduğunu unuttu!

-Konya Karatay Müftülüğü'nde hafızlık diploma töreni düzenlendi. Törende çekilen fotoğraflar, Karatay Müftülüğü'nün internet sitesinde ve Konya Müftüsü Ali Öge’nin sosyal medya hesaplarında yayınlandı. Fotoğraflarda bir utanç tablosu ile karşılaştık. Kadınların yüzleri buzlanarak kapatıldı.

-Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu hakkında 'ahlaka aykırı faaliyet yürütmek' iddiasıyla ve kapatılması talebiyle açılan dava reddedildi.

-“Gerekirse kız okulları da açabilmeliyiz” açıklaması ile karma eğitimi tartışmaya açan Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, bir soru önergesine verdiği yanıtta; kız okullarının açılmasına kanunen engel olmadığını savundu.

* H.K.G.'nin 6 yaşında zorla ‘evlendirmesi’ kapsamında, 2012 yılındaki ‘sahte kemik yaşı raporu’ alınması hakkında açılan davanın ilk duruşmasında, tutuklu bulunan Mehmet Emin Marankoz tahliye edildi. Bir kez daha suçluların sırtı sıvazlandı.

* Çocuklarımız açlık kıskacındayken AKP, onların bir öğün yemeğine bile göz dikti. Seçim öncesi ücretsiz yemeği 5 milyon öğrenciye vermeyi vadeden iktidar, kısıtlı sayıda ücretsiz öğün verdiği çocuğun yemeğine göz koydu ve ücretsiz öğün uygulamasını erteledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a beslenme çantasını kargo ile gönderdim ve kaç liraya doldurduğunu açıklamasını istedim. Yanıt: sessizlik!

EKİM AYINDA;

* Dünya Çocuk Hakları Günü'nde biz utandık, iktidar yine utanmadı. Veriler doğrultusunda utanç tablosunun bir kısmı şu şekilde:

Milli Eğitim Bakanlığı verilerine göre, ilköğretimde okullaşma oranının 2012'de yüzde 98,6 iken bu yıl yüzde 96,8'e geriledi.

Türkiye'de 5 yaşının altındaki çocuklarda bodurluk oranı yüzde 10'a yükseldi. 2001-2022 arasında 19 yaş altı doğum yapan kız çocuğu sayısının 2 milyon 88 bin 925 oldu.

-Gaziantep Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü bünyesindeki yurtta kalan 8 yaşındaki U.K.'nin, bakıcı M.S. tarafından darp edildiği iddia edildi. Bu iddia karşısında Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, sessizliğe büründü! Bakan’a tekrar soruyoruz: Bakanlık bünyesindeki yurtlarda kalan çocuklarımız güvende mi?

* Aydın Güzelhisar Kız Öğrenci Yurdu'nda AKP iktidarının ihmaller zinciri sonucunda yaşanan asansör faciasında, Zeren Ertaş hayatını kaybetti. Ardından Ordu’nun Fatsa ilçesinde öğrencilerin kaldığı KYK yurdunun asansörünün halatları koptu. 4 öğrenci hastaneye kaldırıldı.

* H.K.G davasında karar çıktı. Kadir İstekli hakkında nitelikli cinsel istismar suçundan 30 yıl, baba Yusuf Ziya Gümüşel hakkında 20 yıl, anne Fatma Gümüşel hakkında 16 yıl 8 ay hapis cezası ve tutuklama kararı verildi. H.K.G'nin hayatını mahvedenler ‘göstermelik’ cezalarla kurtuldu. H.K.G'nin geçmişini ve geleceğini karartanlar bir nevi aklanmış oldu.

-Yolsuzlukta zirve yapan AKP, yeni bir adım daha attı! Erdoğan’ın kızı Sümeyye Erdoğan’ın kurduğu KADEM Vakfı’na izinsiz para toplama hakkı verdi.

-AKP Hükümeti’nin karma eğitimi tartışmaya açmasından güç alanlar, kız çocuklarının eğitim hakkını gasp etmeye çalıştı. Adana'da Berat Z. isimli şahıs ortaokula giden kız kardeşini okuldan zorla almaya çalıştı, kendisine engel olmak isteyen öğretmenlere saldırdı.

-Laik, bilimsel ve çağdaş eğitimden her geçen gün daha da uzaklaştırıldık. ÇEDES (Çevreme Duyarlıyım Değerlerime Sahip Çıkıyorum) projesiyle okullarda imamların derse girmesinin önünü açan Milli Eğitim Bakanlığı, “okulöncesi eğitim ve ilköğretim kurumları ile yatılı bölge ortaokullarının pansiyon kısımlarında” mescidi zorunlu hale getirdi.

*Aileleri ile mevsimlik tarım işçiliği yaptığı için okula devam edemeyen çocuklar için tek sorumlu veli olarak belirlendi. Böylece bakanlık sorumluluğu üzerinden attı.

* Anadolu Üniversitesi Matematik Öğretmenliği bölümü öğrencisi R.A. kampüste bulunan yemekhane önünde hayatına son verdi. Arkadaşları R.A.’nın geçim sıkıntısı nedeniyle hayatına son verdiğini iddia etti. Yoksulluk bir canımızı daha bizden kopardı…

KASIM AYINDA;

-AKP, Aile ve Gençlik Fonu Kurulması Hakkında Kanun Teklifi verdi. Ülkemizde yaşayan gençlerin sorununu sadece “aile kurma” kapsamına indirgeyen, gençlerin geleceksizlik kaygısını bir yana bırakan bu fona itiraz ettik. Gençlerin öncelikli sorununun eğitimde fırsat eşitsizliği, barınma ve işsizlik olduğunu söyledik. Gerçeklere rağmen, kanun teklifi TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilerek yasalaştı.

-Önemli bir iddia ortaya atıldı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı yetiştirme yurtlarında, kız çocuklarının fuhuş ve uyuşturucu şebekesi tarafından para karşılığı cinsel istimara maruz bırakıldıkları iddiası… Kız çocuklarının bazı bürokrat, hâkim, savcı, istihbarat ve emniyet yetkililerine eskort olarak gönderildikleri iddiaları etkin bir soruşturmaya tabi tutulmadı. İddialarının üzerine gidilmedi. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş ve Adalet Bakanı Yılmaz Tunç iddialar karşısında sessiz kaldı.

-25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde dört kız kardeşimiz hayattan koparıldı. Aynı gün Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle dedi: “İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmemizin, kadınların hakları ve onlara yönelik şiddetle mücadeleye en küçük bir olumsuz etkisi olmamıştır.”

* İstanbul Sözleşmesi’nin yeniden uygulamaya girmesi için açılan davaların duruşması için Danıştay’daydık. Reddi hâkim talebinde bulunduk. Savcı mütalaaları İstanbul Sözleşmesi’nden hukuksuzca çıkıldığı yönündeydi. Hakim heyeti, kararını ileri bir tarihte yazılı olarak açıklayacağını belirtti. Bekliyoruz.

-Urfa Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyet gösteren Özak Tekstil’de çalışan işçilerin, sendika değiştirme baskısı ve işten atılmalara karşı 27 Kasım’da başlattığı direniş sürüyor.

ARALIK AYINDA;

-Samsun’da İlkadım Belediye Meclisi Üyesi Hatice Çakır, meclis toplantısında “Ben Cumhuriyet Kadınıyım” şiirini okudu. Ardından MHP Meclis Üyesi Cemalettin Kola’nın hakaretine maruz kaldı. “Baldırınızı da açın, minik etek de giyin” diyen Kola hakkında suç duyurusunda bulunduk. Bu karanlık zihniyetle yargı önünde hesaplaşacağız.

-Türk Medeni Kanunu hiçe sayılarak “Afganistan’dan Türkiye’ye gelen ve vatandaş olan bir erkeğin 2 kadını birden eş olarak nüfusuna kaydettirmesini yargıya taşıdım.

-Ülkemizin en can yakıcı sorunlarının başında çocuk yoksulluğu geliyor. UNICEF’in 39 ülke arasında yaptığı araştırmaya göre; Türkiye çocuk yoksulluğunda AB ve OECD ülkeleri arasında Kolombiya’dan sonra ikinci sırada yer alıyor. Raporda, çocukların yeteri kadar ısınamadığı ve beslenemediği, çocukların yeni bir giysiye dahi ulaşamadığı ifade ediliyor.

-Yargıtay, 11 yaşındaki yeğenini taciz ettiği iddiasıyla 18 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırılan sanık A.D’nin cezasını çok buldu! “Eylemin sarkıntılık düzeyinde kaldığı” gerekçesiyle karar bozuldu.

-Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir kez daha kimden yana olduğunu gösterdi. “Evlatlıkla evlenilebilir” sözleri ile hafızalarımıza kazınan Türkiye Diyanet Vakfı üyesi, ilahiyatçı ve akademisyen Süleyman Uludağ’a bilim ödülü verdi.

* AKP Ulubey İlçe Kadın Kolları Başkanı Hatice Turap Yüksel, Erdoğan'a, “Rabbim çocuklarımın ömründen alsın, sizin ömrünüze versin!” dedi.

Değerli Basın Mensupları,

2023 yılında Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformunun verilerine göre; 223’ü şüpheli olmak üzere en az 520 kız kardeşimiz hayattan koparıldı. AKP, 21 yıldır uyguladığı politikaları devam ettirerek, bu yıl da kadınların ve çocukların hayatını zifiri karanlığa mahkum etti.

Cumhuriyet düşmanlığını sürdüren, laikliğe savaş açan, kadın katillerini ve çocuk istismarcılarını "cezasızlık" politikası ile ödüllendiren, halkı yoksulluk kıskacına hapsedenlerin karşısında direnmeye devam ediyoruz. Haksızlık karşısında susmadık, susmayacağız. Zulme boyun eğmedik, eğmeyeceğiz.

Kadınların ve çocukların hayatını cehenneme çevirenlerin karşısında; gerek Meclis’te gerekse örgütlü gücümüzle sokaklarda direndik, direneceğiz. Yerel yönetimlerimiz kanalıyla, eşitlikçi politikaları uygulamaya geçirdik, 2024 seçimleriyle bu politikaları daha da genişleterek yaygınlaştıracağız. Partimizin kadına yönelik şiddetle mücadele projesi olan YaşamHak projemiz ile 20 binden fazla şiddet mağduru kadının hayatına bire bir dokunduk. 81 İlde 129 gönüllü avukat ordusu kurduk. Bin 506 kadına ve çocuğa yönelik şiddet duruşmasına katıldık ve ailelere destek olduk. Uçurumun kenarındaki binlerce kadını yeniden hayata kattık.

YaşamHak’a başvuruda bulunan toplam 20 bin 224 kadına, kadın kollarımız tarafından şu destekleri verdik:

-Basına yansıyan 5 bin 559 şiddet vakasındaki mağdur ile bağlantı kurduk, ailelerle görüştük.

-4 bin 570 şiddet mağduru kadına manevi destek olduk.

-3 bin 958 şiddet mağduru kadına maddi ve ayni destek sağladık.

-3 bin 705 şiddet mağduru kadına karakol, emniyet, mahkeme, hastane gibi süreçlerde refakat ettik.

-1560 şiddet mağduru kadına hukuki danışmanlık desteği sağladık.

-333 şiddet mağduru kadına tıbbi ve psikolojik destek sunduk.

-115 şiddet mağduru kadını işe yerleştirdik.

-171 şiddet mağduru kadına belediye, sosyal yardımlaşma-dayanışma vakıf ve derneklerden yardım sağlanması için katkı sunduk.

-55 şiddet mağduru kadının çocuğuna psikolojik destek hizmeti verilmesini sağladık.

-51 şiddet mağduru kadını sığınma evine yerleştirdik.

Ayrıca, Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneği (PDR) kanalıyla her ilde psikolojik danışmanlık, rehberlik desteğini ücretsiz sunma imkanına sahip olduk. Barolar, Eczacılar Odası, Mali Müşavirler Odası, Tabipler Odası, Ticaret ve Sanayi Odası, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile toplam 130 protokol imzaladık.

Karanlığı aydınlığa çevirmek için meşale olduk.

Değerli Basın Mensupları,

Cumhuriyet Halk Partisi olarak; toplumsal cinsiyet eşitliğinin ana akımlaştırılması için çalışıyoruz. Bu amaçla; dünyadaki ve Türkiye’deki kadın hareketiyle sımsıkı kenetlenerek mücadeleyi büyütüyoruz.

Dileriz ki; 2024 yılı herkesin eşit, herkesin tok, herkesin adil, herkesin özgürce yaşayabildiği bir yıl olsun. Şiddetsiz, savaşsız, sömürüsüz bir dünya dileğiyle, hepinizin yeni yılını kutlarım.”

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
yorumlar onaylanmamaktadır.