Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz, "Burada daha önce yapılan bir hastane ihalesi var ve hastane inşaatı var. Bu inşaatın 2018 yılında başladığı ve 500 günde bitirilmesi taahhüt edildiği halde yaklaşık 2 bin 500 gündür yapılmadığını görüyoruz. Gittik, gördük, ziyaret ettik. Maalesef çok uzun süren 7-8 yıllık inşaat süresince yapılan yapıların da yıprandığını, üzerindeki kaplamaların döküldüğünü, düştüğünü, camların bombelendiğini, fitillerinin çıktığını gördük" dedi.
6.1 büyüklüğündeki depremden etkilenen Balıkesir Sındırgı ilçesinde yaptığı incelemelerin ardından bir dizi açıklamalarda bulunan Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz şöyle konuştu:
"Yaralılara acil şifalar diliyoruz. Büyük bir şans olduğunu düşünüyorum, daha büyük bir deprem olması halinde çok daha ağır kayıplarla karşı karşıya kalacaktık. 6.1 deprem yine de hayatı çok etkilemiş görünüyor. Şu anda Devlet Hastanesi'ndeyiz. Devlet Hastanesi'nin bazı grupları daha önce depreme dayanıksız raporu aldığı halde de kullanılmaya devam ediyordu. Ve bu depremle birlikte gördüğünüz gibi burada binalar boşaltılmış ve yıpranmış görünüyor. Hasar almış görünüyor. Dışarıdan da bu açık açık belli oluyor."
"Sındırgılılar depreme dayanıksız bir binada sağlık hizmeti almaya mahkum edilmişlerdir"
2018'de yapımına başlanan yeni hastanenin tamamlanmadığını ve çürümeye yüz tuttuğunu Aktaran Şahbaz, "Şimdi burada daha önce yapılan bir hastane ihalesi var ve hastane inşaatı var. Bu inşaatın 2018 yılında başladığı ve 500 günde bitirilmesi taahhüt edildiği halde yaklaşık 2 bin 500 gündür yapılmadığını görüyoruz. Gittik, gördük, ziyaret ettik. Maalesef çok uzun süren 7-8 yıllık inşaat süresince yapılan yapıların da yıprandığını, üzerindeki kaplamaların döküldüğünü, düştüğünü, camların bombelendiğini, fitillerinin çıktığını gördük. Yani bina aslında yapılırken çürümüş izlenimi veriyor ve hala da bitirilememiş. Sındırgılı hemşehrilerimiz depreme dayanıksız bir binada sağlık hizmeti almaya mahkum edilmişlerdir." dedi.
"Daha ağır bir depremde binaların yıkılması hastaların, sağlık çalışanlarının hayatını kaybetmesi olasılığı çok yüksekti"
6 Şubat depremlerinde yıkılan hastaneleri anımsatan Şahbaz açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Depremlerde sağlık tesislerinin, sağlık yapılarının sağlam olması çok önemli. Çünkü yerleşim yerlerindeki binalarda ev olarak kullanılan meskenlerin insanların canlı olarak çıkabileceği şekilde ayakta kalması önemliyken sağlık tesislerinin aktif bir şekilde hizmet vermesi gerekiyor. Onun için, sağlık tesislerinin depremde ayakta kalması ve çalışır durumda olması, hizmet üretmesi yaşamsal önemde. Fakat maalesef Sındırgı'da bunun gerçekleşmediğini görüyoruz. Sındırgı Devlet Hastanesi depreme dayanıksız olduğu için iki bloğu boşaltılmıştır. Tek blokta çalışmaktadır. Daha ağır bir deprem durumunda bu binaların yıkılması ve içindeki hastaların, sağlık çalışanlarının hayatını kaybetmesi olasılığı da çok yüksekti. Nitekim bunu biz Hatay'da yaşadık, Maraş'ta yaşadık, Adıyaman'da yaşadık. Yıkılan hastane binalarının altında sağlık emekçileri ve hastalarımız can verdiler. Biz hiçbir emekçimizin, hiçbir halkımızdan hiç kimsenin böyle bir acı bir, olayı yaşamasını, hayatını kaybetmesini, yaralanmasını istemiyoruz. Onun için, binaların sağlam bir şekilde yapılması gerektiğini söylüyoruz."
Depreme dirençli olmayan hastanelerin güçlendirilmesini yada yeniden yapılması gerektiğini vurgulayan Şahbaz açıklamasında şunları ifade etti:
"Sayın bakanımız demişler ki, 'Deprem öldürmez, binalar öldürür.' Evet, maalesef, bu şekilde depreme dayanıksız olduğu halde kullanıma devam edilen sağlık tesisleri ve çürük binalar insanlarımızı öldürüyor. Bunun örneğini burada da yaşadık. Burada da can kaybı oldu. Diğer büyük depremlerde de yaşadık. Maalesef depreme karşı tedbir alan ülkelerde çok daha büyük depremler olmasına rağmen 7.5, 8.5 9'a kadar depremler olmasına rağmen çok az sayıda kayıp yaşandığını görüyoruz. Fakat Türkiye'de 6.5, 7 büyüklüğündeki depremlerde 10 binlerce insanımızın hayatını kaybettiğini görüyoruz ve çok büyük kayıplar yaşıyoruz. Onun için biz tekrar şunu söylüyoruz. Deprem öldürmez, binalar öldürür. Sayın Sağlık Bakanı da bunun farkında olarak depreme dayanıksız olan hastanelerin bir an önce güçlendirilmesi ya da yeniden yapılmasının bir an önce gerçekleştirilmesi gerekiyor. Bizim kendilerinden beklentimiz budur.
"Sındırgı Devlet Hastanesi'nin yeni binanın tamamlanarak halkımızın oradan güvenli bir şekilde hizmet almasını bekliyoruz"
Kendileri de bildiği gibi ama maalesef çok sayıda hastanemiz bu hastaneler Sındırgı Devlet Hastanesi'nde olduğu gibi depreme dayanıksızlık raporuna rağmen kullanılmaya devam ediyor. Biz depreme dirençli şehirler ve depreme dirençli sağlık tesisleri, hastanelerin bir toplumun yaşam sigortası olduğunu tekrar ifade ediyoruz. Bir an önce Sındırgı Devlet Hastanesi'nin yeni binanın tamamlanarak halkımızın oradan güvenli bir şekilde hizmet almasını bekliyoruz."